22 Aralık 2010 Çarşamba

hiç birşey boşuna olmuyor...


Tercih yapmaktan kaçındıkça başkalarının tercih ettiği bir hayatı yaşamak durumunda kalırsınız…
Yaşamınızda karşılaştığınız her olumsuz durumun üstesinden gelmenin formülü, bu durumu açıklama stratejinizdir.
Şu düşünme hatasını yapmayın.’’ Yok böyle demiş olamaz.’’ kendinize göre bir anlam yüklemeyin. Doğrudan kendi anlamını duyun.
Fikirleri ciddiye alın. Doğru olarak kabul ettiğiniz her fikri yaşamaya niyetli olduğunuz anlamına gelir.
Eğer düşünceleriniz duygularınızdan etkileniyorsa, kişisel ve kişisel olmayana dikkat edin.
Gerçeğin arkadaşı olmaktan korkmayın, hayatınızdaki kritik ve tek olan için önemlidir. Aksi halde hep çıkmaz sokaklara girersiniz.
İç görüyü küçümseyen ondan korkan insanlar duygularını bastırırlar, aslında kendilerinden duydukları kuşkuyu karşı tarafa yansıtırlar. Attıkları anahtarları unutup, açılmayan kapıların derdine düşerler. Suçu kadere atarlar.
Gerçeğin karşısında sana göre ama bana göre değil diyen, aksini ispata razı olmayanın bahanesidir.
Hür iradenizle hareket etmediğiniz durumlarda;
‘’ ben bunu yapabilir miyim? ‘’sorusu ilk akla gelendir … ‘’bunu yapabilmem için neye ihtiyacım var ?’’ sorusu akla ilk gelmesi gerekendir.
Gelecek gerçekleşene kadar beklemek zorunda değilsiniz. Şimdi yaşayın.
Sevgilerimle,
Derya Akkaya
Yaşam Koçu

21 Ağustos 2010 Cumartesi

özgürlük ve mutluluk


.
Aralık Derneği bünyesinde düzenlemekte olduğum koçluk atölye çalışmalarından biri farkındalıklar üzerine ...dizinin ilki ''Özgürlük ve Mutluluk'' olacak...
Nelerden bahsedeceğimize dair bilgi vermek açısından aşağıdaki yazımı paylaşmak isterim :)
.
Her türlü çatışma enerji israfıdır...Çocukluğumuzdan itibaren kıyaslamayı öğrendik. ‘’Daha’’ hayatımıza girdiğinden bu yana değerlendirme alışkanlığı çatışmaların başlıca nedenlerinden biri oldu.kendimiz gibi davrandığımız zaman özgür kalırız.Bir şeyi istemek ve istememek her ikisi de bir eylemdir.Eğer yaşamak istediğimizi seçersek zıt olana gerek kalmaz.
.
Bir şeylerden kurtulmak özgürlük demek değildir, bir tepkidir.
Herhangi bir şeyi tepki olarak reddettiğinizde kısır döngü yaratır ve tekrar tekrar yaşarsınız.Çünkü zihinde takılı kalınan geçmiş anı adeta yaşamaya devam edersiniz.
O halde
Özgürlük nedir?
Özgürlük bir ruh halidir ...Kendinize tenkit etmeden ve haklı çıkma güdünüze yenik düşmeden bakabiliyor ,yüzleşebiliyor ve onunla yaşayabiliyorsanız ...özgürsünüz ...
Mutluluk gibi bir nedene bağlı olmadan, var olduğunuz halinizle birleşin...Özgürlük de mutluluk gibi aranmaz çünkü sizinledir…
.
Çoğumuz her şeyi zamana endeksli düşünürüz , zamanı gelince söylemi en sevilen kaçış oyunudur.Zaman huzur getirmez, huzurlu olmak için bugün değişmeliyiz.hemen…
...zaman, düşünce eylem arasındaki mesafedir ... hiçbir sorun zaman içinde yok olmaz ...başka bir deyişle varlığını sürdürür...Yarına bıraktığınız her konuda yeni bir koşul yaratırsınız.
.
Özgürlüğünüzü takas konusu etmeyin...
.
Sevgilerimle,
Derya Akkaya

Aralık Derneği tel : 0 212 258 69 65

5 Temmuz 2010 Pazartesi

Burc Beach ' de pazar keyfi...



Bu Pazar, uzun bir yaz tatili yapmış gibi keyifli,huzurlu ve neşeli bir hafta sonu geçirdim.
Yıllar önce gittiğim bu yeri, yenilenmiş haliyle daha çok beğendim.
İstanbulda güney sahilindeki gibi hissetmek istiyorsanız mutlaka gidilesi bir yer: Burc Beach ...
http://www.osmansaitozmen.com/Projects_files/shapeimage_3.png burc beach proje sahibi bilgileri bu linkde

3 Temmuz 2010 Cumartesi

Söylemek ... Yapmak ..Ne duyuyoruz ?


söylemek söyleneni yapmak olabilir mi?
.
yaptığımızı betimliyor muyuz? ya da yaptığımızı mı belirtiyoruz?
.
içeriğinde belli bir taahhüdü bulunduran söylem, eyleme dönüşeceğine dair kesin kanıt vermez ancak karşı tarafı beklentiye sürükleyebilir.
Pek çok anlaşmazlıkda iletişimde seçilen kelimelerin doğru yerde kullanılmaması tarafların birbirlerini yanlış anlamasına yol açar.
.
Hangi durumlarda dersiniz mesela ;
Niyetin ifadesi ...
Belli koşulların yerine gelmesi kaydıyla gerçekleşmesine kesin gözü ile bakılan söylemler ...
Umarım diye başlayan cümleler ...
Bizleri heyecanlandıran konulardan bahsedilirken ...
Geçmişdeki bazı olayları hatırlatan , çağrıştıran konuların referans gösterilmesi ...
İçten olmadığını düşündüğümüz kişilerin söyledikleri ...
.
.
Aslında ne duymak istediğimizi de içeren ruh hallerimizi gözönünde bulundurmakda fayda var.
İlişkilere insan öznesi üzerinden bakmak daha akılcı olur neden derseniz?
kadın ve erkek rolunün baskıladığı durumlar bireylerin duygusal olarak hazır olmadıkları zamanlara rastlarsa önemli olan önemsizleşiyor.Ayrıca konuşulması gereken bir konu :)
.
Haklı çıkmak dürtünüzü duyun ve geride bırakın.
Unutmayın ! yakınlaşamama korkusu yaşayanların aslında tetiklendiği duygu kendini ifade edememe endişesidir.
Sadece olun ....sadece ...kendiniz... olun.
size her söyleneni dinleyin duyun...akışda kalın
.
Sevgilerimle,
Derya Akkaya

29 Mayıs 2010 Cumartesi

KOÇLUK EĞİTİMİ 2010 ...


Yaşam Koçluğu (Temel Düzey): Koçluk Nedir? Koçluğun beş prensibi, Koçluk Becerileri, Egzersizler içeren bir atölye çalışmasıdır.
Eğitmen : Derya Akkaya
Yaşam Koçluğu eğitim süresi : 8 hafta (haftada bir ders)
.
İleri Düzey Koçluk : Bu eğitimde aşağıda detayı verilen konular üzerinde çalışılmakta olup, seans örnekleri sunulmaktadır.
• Geliştirici Soru Sorma Teknikleri (sezgisel dinleme ile birlikte)
• Eyleme Geçirmek
• Engelleri aşmak ve blokajları kaldırmak
eğitim süresi : 8 hafta (haftada bir ders)
.
İlişkiler Koçluğu: Bu eğitimde çevreniz ile kurduğunuz ilişkilerde daha iyi iletişim için yardımcı olacak temel anlayış sunulmaktadır.Ayrıca, terapi gerektirmeyen ilişki sorunları ele alınarak koçluk yaklaşımı ile birlikte interaktif katılama imkan verilmektedir.
Eğitmen : Derya Akkaya
İlişki koçluğu eğitim süresi : 8 hafta (haftada bir ders)
.
iletişim: bireysel koçluk seansı, eğitim ve seminerlere kayıt olmak ve bilgi almak için deryaakk@gmail.com' a mesaj atabilirsiniz...
...................................................................................
Koçluk hakkında genel bilgi:
Uluslararası Koçluk Federasyonu (ICF) danışanın kendi özel ve iş yaşamında uzman olduğu kavramını destekleyen bir koçluk formu benimser. Ayrıca her danışanın yaratıcı, kendi öz kaynakları olduğunu ve bir bütün olarak var olduğunu kabul eder. Bu temele dayanarak koçların sorumluluğu:
• Keşfetmek, belirginleştirmek ve danışanın başarmak istedikleri ile uyum içinde çalışmak
• Danışanın kendini keşfetmesini cesaretlendirmek
• Danışanın kendi çözüm ve stratejilerini bulmasını sağlamak
• Danışana kendisinin sorumlu olduğunu hissettirmektir.
Koçluğun Tanımı:
Profesyonel koçluk, bireyler ve organizasyonların performanslarını arttırarak iş ve özel yaşamlarında sıra dışı sonuçlar elde etmelerini sağlayan sürekli mesleki bir ilişkidir. Koçluk süreci sonucunda danışanlar öğrenme kapasitelerini geliştirir, kişisel performanslarını arttırır ve yaşam kalitelerini geliştirirler.
Görüşmelerde odak konuyu danışan belirler. Koç danışanı aktif olarak dinler, gözlem yapar ve soruları ile konuya katılır. Bu etkileşimden doğan açıklıkla, danışan harekete geçer. Koçluk, daha iyi odaklanabilme ve çeşitli seçeneklerin var olduğunu fark edebilme sayesinde, danışanın kişisel gelişimini ilerletir. Koçluk, danışanların şu anda bulunduğu yer ile gelecekte olmak istedikleri yere ulaşmak için yapmak istediklerine konsantre olur.
.........................

26 Mayıs 2010 Çarşamba

Bağlantılı Konuşmalar ...


Duygular hareketleri yaratır. Rahat ve dengeli hissetmek ruh+beden+zihin üçlüsünün birlikte uyumu ile mümkündür.Yeşil ve Mavinin hayatımda müthiş rahatlatıcı etkileri var.Maviyi seyrederken huzur, yeşil ile beraberken tazelenir ve duru hissederim.Terapi gibidir öneririm...
.
Bir hafta boyunca hissedebileceğimiz belli başlı duygular şunlar olabilir;
* Gerilim
* Çaresizlik
* Öfke
* Güvensizlik
* Yalnızlık
* Can sıkıntısı
* Seviliyor
* Neşeli
* Heyecanlı
* Keyifli
* Sakin
* Huzurlu
.
negatif hislerin yerine pozitif etki yaratacak düşünce tarzlarına geçiş, duygularımızı taşıyan düşüncelerimizi ifade ederken seçtiğimiz kelimelerle bir başka deyişle, bu kelimelere yüklediğimiz anlamlarla doğru orantılıdır ve ... biz bunu yaşarız...
.
sürekli depresyon hali içinde olanların, çoğunlukla kendilerini ifade edememekten kaynaklanan bir sorunun içinde sınırlı kaldıkları gözlemlenmektedir.
örnek olarak aşağıdaki diyoloğa bir göz atalım;
‘’Sen sıkılmışa benziyorsun kızmadın mı?’’
‘’Hayır kızmadım.’’
'' Sence sıkılmak nasıl bir hisdir?''
‘’İnsan kızarsa kontrolünü kaybeder’’
''Kontrolü kaybedince ne olur ? ''
‘’O zaman karşı taraf kazanır.’’
.
Birisi kontrolü ele alma zevkini kızmaya
bağlıyor, diğeri ise kontrolü kaybetmeyi...

Nedeni…kendilerinde geliştirdikleri inançlardır.Doğru olduklarına inandıkları değişmezleri...
.
Gerçek duygularınızı ifade eden doğru kelimeleri seçer iseniz, konuşma esnasında
'' ...ama bu amaçla söyledim ben ! ya da ''sen beni yanlış anladın'' veya ''ben öyle demek istemedim'' ..vb. cümleleri kurmak durumunda kalmazsınız...
.
Duygularınızdan emin olmadan paylaşmayın
(hissedene kadar bekleyin)

İçinize sinmeyen sözler vermeyin
(isteksiz haliniz sizi öfkeli yapar.)

Kendi zihninizde yarattığınız profili
karşınızdakine kabul ettirmeyin
(gerçekle yüzleşin)

Derya Akkaya

12 Mayıs 2010 Çarşamba

daha az yemek ye,daha az şikayet et,daha az uyu,daha çok oku,daha çok müzik dinle, daha çok dans et, daha çok gülümse,daha çok nefes al.Daha Çok Yaşa!


.......
Kişisel gücümüz, kendimize sahip olmak kadar kendimize teslim olmakla birliktedir.
İrade olmadan düşünceler, duygular benliğimizde savrulur gider...yaşama teğet geçeriz....Bu küçük sahneleri birleştirecek miyiz ? yoksa yüreğimizin kayıp gitmesine göz mü yumacağız?
.
.
.
Bağımlı olmak öz varlığını reddetmek demektir.Özgürlüğünüzü takas konusu etmeyin.
.
Düşlerinizi seslendirin...Yokluk korkusunu yürekten isteyerek yenebilirsiniz.
.
Şüphe,korku,kaygı yanılsamalardır.Korkmak zorunda değilsiniz.
.
Sevdiğiniz işi yapın.
.
Mutluluk bir seçimdir.
.
Bir amaç uğruna çalışın.Bu amaca kendinizi adayın.Kendinizi geliştirin.Yeteneklerinizi keşfedin.
.
Geçmişi özlemeyin.
.
Karşılaşmalar önemlidir.Her şey birbirine bağlıdır.Rastlantı yoktur.Sezgilerinize güvenin.
.
Er ya da geç herkes bir gün, kendisini mutlaka dengeleyen ve tamamlayan ile karşılaşacaktır.
Hızlanın... geçmiş hesaplarınızı kapatıp özgürleşin.
.
Derya Akkaya

1 Mayıs 2010 Cumartesi

iyi gün dostları edinin ...



Sadece zor zamanlarda değil, hatta daha çok güzel zamanları arkadaşlarınızla birlikte geçirin.İyi gün dostları edinin.
.
Nereye bakmayı seçerseniz onu görürsünüz.
Olumlu düşünceleriniz sizi istediklerinizle
Olumsuz düşünceleriniz ise sizi korkularınızla karşılaştırır.
İnandıklarınızla yaptığınız seçimler yaşamınızın yönünü , arkadaş seçiminizi hatta düşmanlarınızı en nihayetinde kaderinizi etkiler.
Eğer etrafınızdaki insanları iyi insanlar olarak algılıyorsanız kendinizi rahat hissedersiniz ve enerji alanınızı genişletirsiniz.
Bu sayede iyi insanları yaşam alanınıza çekebilirsiniz.
.
Neye inanırsak onu yaşıyoruz…
.
İyiyi hak ettiğinize inanın.
Emeklerinizin karşılığını almaya hakkınız olduğuna inanın.
Kendinizi sevmenin gücüne inanın.
Bencillikle kendi değerinizi korumanın farklı kavramlar olduğunun ayrımında olun ve özsaygınızı koruyun.
Yaşamak istediğinizi seçin.
Kararlarınızı ertelemeyin.
Sorumluluk alın.
.
unutmayın enerji düşünceyi takip eder.İnandıklarımız deneyimlerimizi yaratır…
.
Derya Akkaya

26 Nisan 2010 Pazartesi

Neyi Bekliyorsunuz ?


.
Neyi bekliyorsunuz ? Sihirleri ile işleri yoluna sokacak peri kızını mı? Cin ağabeyi mi? Yetkili herhangi birini mi siz hariç…
.
üzgünüm gelmeyecekler…
.
Nasıl bu kadar iddialıyım hemen söyleyeyim…Yıl 2005 Radyoterapide kendi sıramı verdiğim 14 yaşındaki Evren’in elini tuttuğumda hiçbir şeyden şikayet etmemeye ve seans biter bitmez hayatı yaşamaya karar verdiğim an…
kendi yaşadıklarımı hak ettim mi etmedim mi sorgulaması yaparken yarı yaşımdan bile küçük olan bir çocuğun hayata küskün devam etmesine seyirci kalamazdım ona verdiğim her söz kendime verdiğim söz idi…ona söylediğim her cümle bana söylenen cümleler idi…çok korkuyordu yanında teyzesi ondan bitkin…benim ise sanırım 4.seansım başka bir deyişle ne olup bittiğinin farkında olmama yarar tecrübe sahibi idim.Bulunduğum yer adını vericem isterse reklam olsun …Anadolu Sağlık Gebze…hemşirelerden sıramı ona verebileceğimi ve elini tutabileceğimi söyledim.hazırlıklar tamamlanıp uzman odasına geçince de mikrofonda yanında oldum.Filmlerden bahsettik ve önümüzdeki yaz yapılacak tatillerden …ordan buradan…önemli olan ses olmaktı, önemli olan ismi söyleyen kendinden başkası olan birinin varlığı idi…
seans sonrası Evren gayet iyi ve neşeli idi.Moralin en güçlü tedavi olduğunu söyleyenler yanılmamış.Evren de ben de atlattık.Tedaviler işe yaradı benim tekrar eden kanserim yıl 2010 tekrarlamadı.Bu zamanlar senelik kontrol zamanları ..konunun açılması bu yüzden...
Şimdi ise kararlarımı özet geçeyim…2005 de aldığım kararlara devam ediyorum…

kimseyi suçlamamaya karar verdim
beni üzenleri affetmeye karar verdim
hava bulutlu iken bile yüreğimde güneşi hiç batırmamaya
kırılırlar diye hayır demek isterken evet demeye devam etmeyeceğime karar verdim
güne güzel başlamaya karar verdim
spor yapmaya karar verdim
ne zamandır ihmal ettiğim şiirleri okumaya karar verdim
yemek yapmaya karar verdim
sahilde yürümeye karar verdim
yalancılara rağmen doğru sözler vermeye devam etmeye karar verdim
sevmeye karar verdim hem de korkmadan…
.
sonra
.
yaşamı her şeyi ile kabul etmeyi öğrendim.ham-d olsun
sevgi ile …


Derya Akkaya

14 Nisan 2010 Çarşamba

Kitap Önerileri ( 1)



.
Kitaplar benim vazgeçilmezlerim, aşağıda listelediklerime gözatmanızı tavsiye ederim.

Sınırsız Güç / Anthony Robbins
İçindeki Devi Uyandır / Anthony Robbins
İsmail / Daniel Quinn
Doğru Sorular / Debbie Ford
Cesur Sorular / Dost Can Deniz
Sınırlar / Cloud – Townsend
Şimdinin Gücü / Eckhart Tolle
Işığın Savaşçısının El Kitabı / Paulo Coelho
Varoluşçu Psikoterapi / Irvin Yalom
Bugünü Yaşama Arzusu / Irvin Yalom
Sözler / Halil Cibran
Ermiş / Halil Cibran
360 derece Liderlik / John C.Maxwell
Nefes Teknikleri / Mustafa Ulusoy
Düş Öğretisi / Stefano E. D’Anna
Jung Psikolojisinin Ana Hatları / Frieda Fordham
Akış - Mutluluk Bilimi / Mikhaly Csikzertacihaly
The Fear Book (facing fear once and for all )/ Cheri Huber
There is Nothing Wrong With You / Cheri Huber
The Key / Cheri Huber
Seçilmişler / Deniz Akkaya
Reçetesiz Mutluluk / İnci İlhan
.

Merak etmek bilginin başlangıcıdır...

Sevgiler,
Derya Akkaya

6 Nisan 2010 Salı

Gülümse...


.
Neşeli olmak için sebep yarat... gülümseyerek başla !
Emin olmak için kendini durdurma yeni bir şey dene ...
Kalbinin sesini dinle ...
Sevgi bir beceridir ...kullan !
Farklı bulunması seni engellemesin, düşüncelerini paylaş ...
Sorumluluk al
Çaba göster
Emek ver
Yaşama hazırlanmak için zaman kaybetme
Yaşa !

Derya Akkaya

31 Mart 2010 Çarşamba

Büyüklere Oyunlar ... Her Şeyi Zaten Biliyorsunuz Alıştırması ( 1 )


Eğlenceli ve ilginç bulacağınızı düşündüğüm bir alıştırmayı paylaşmak istiyorum ... Dostlarla beraber vakit geçirirken oynamak keyifli olabilir.
.
Bilgilerini paylaştığım alıştırma tüm dünyada iş adamlarına,bilim adamlarına ve kişisel gelişim ile ilgilenenlere ''sezgileri kullanma tekniklerini'' anlatmak üzere seminerler veren Laura Day' e aittir.
.
Sezgilerinizle bilgi edinmek tahmin yürütmekten farklıdır...
.
Bu alıştırma için öncelikle bir deftere ihtiyacınız var...
defterin ilk sayfasına 3 soru yazın.
sayfayı çevirin ...
yeni bir sayfaya bir kare çizin
her bir köşeye şunları yazın.
1.köşe : şimdiki zaman
2.köşe : yakın gelecek
3.köşe : olayın sonuçları
4.köşe : sonuçların yaratacağı sizdeki değişiklikler
.
.
Şimdi gözlerinizi kapayın.Her karenin köşesinde bir sahne var ...saat yönünde zihninizde ilerleyin.1.köşe sorunuzun şimdiki zamanını gösteriyor.2.köşe gelecekteki durumunu 3.köşe olanların sonuçlarını ve 4.köşe ne gibi değişiklikler olacağını gösteriyor.
her köşeye geldiğinizde su soruların cevaplarını not alın.
nerdeyim?
yanımda kimler var ?
çevremde neler oluyor?
kendimi nasıl hissediyorum?
(soruların öznesinin 'ben'' olması önemlidir.)

1.köşeye tekrar geldiğinizde en başta sorduğunuz sorulardan ikincisinin cevabını almış olduğunuza şaşıracaksınız...

diğer sorulara ne oldu? derseniz cevapları devam edecek diğer alıştırmalarımızda...

Ay Terapisi...




İlk kez Mustafa Ulusoy’un aynı adlı kitabında okudum, meğer ki çocukluktan beri O’na her baktığımda kendimi iyi hissetmem normalmiş :)
.
Bir şeylerin sahibi olmak iyi hissetmemizi sağlar.Ancak, ne kadar zordur , ne yaman bir çelişkidir bu … sahip olduklarımızı kaybetmemeye daha çok ihtiyacımız vardır…
.
.
Sizce hiç kaybolmayacak şeyler var mıdır hayatta?
.
Başınıza asla gelmemesini istediğiniz şeyi yaşadığınızda, bu deneyim hayatınızın dönüm noktasını oluşturur.
İstemediğimiz durumlar felaketlerimiz değil, yazgımızın kaçınılmazlarıdır. Her şeyin bir nedeni vardır.Geçici ile kalıcı olanı ayırt etmek bizim tasarrufumuzda, kalıcı olan ; kaçınılmaz olanlardan çıkardığımız derslerdir…Vicdanımız,duygularımız ve yüreğimiz bizim yardımcılarımız.
.
Etrafınıza baktığınızda gördüklerinizin güzelliği tesadüf olabilir mi?
.
Keyifli olduğunuzda her zaman gördüklerinize daha farklı bakmadınız mı hiç?
.
Yediğiniz yemek, ettiğiniz sohbet daha hoş olmadı mı?
.
Aynada kendinizi bambaşka görmediniz mi hiç?
.
.
Ay'daki tebessüm ve ondan gelen huzur enerjisi hiç bitmez bunun nedenlerinden biri de dünyanın her tarafından insanların seyredebilmesi ve her zaman evrenin güzelliğini anlatma görevinden bahsedecek birilerinin bulunmasıdır.
Bir bakışınız sevdiklerinizi mutlu edebilir.
.
Hep mutluluk almayı beklememeliyiz, mutluluk vermeyi de bilmeliyiz…
.
Siz değerli ve özelsiniz.
.
Kendinize inanın.
.
Sevgiler,
Derya

22 Mart 2010 Pazartesi

Düşünce Yolu...


Bugün yürüyüş yaparken hep aklıma gelen cümle üzerine bir kaç kelam yazmak istedim.İçimden geldiği gibi yazıyorum...
Sevgi biriktirmek şans, nefret biriktirmek felaket getirir.
.
.
Sorunlarını teşhis edemeyenler trajediler için kapıyı açık bırakmış demektir.
.
Huzursuzluk ,belirsizlik ve yalan kelimelerini silin ve yerlerine cesaret sözcüğünü koyun...Yeni başlangıçlarda ilk sözcüğünüz bu olsun.
.
Kendinize inandığınızda özgürleşir ve hayallerinizi gerçekleştirebilirsiniz.
.
Ne istediğini bilen biri kendi güveniyle gitmek istediği yere ulaşır.
.
Sessizlik, kelimeleri doğru kullanmamız için bir yoldur.
.
Gündelik yaşamın küçük mucizelerinin farkında olun.İçinde güzellik taşıyan güzellikleri görür çünkü yaşam bir ayna gibidir herkese kendi yüzünü yansıtır...Gülümseyin

20 Mart 2010 Cumartesi

Koçluk Atölye Çalışmalarında neler yapılıyor?






Koçluk kavramları ve temel prensipleri,çalışma alanları, benzerlerinden neden farklı oldugu ve Koçluk becerilerini kendi yaşamlarına uygulamak isteyenlere eyleme nasıl geçebilecekleri anlatılıyor...
Koçluğu meslek olarak düşünenlere süreci hakkında bilgi veriliyor...
Katılımcılara örnek vak'a calismalari ve ve egzersizlerle uygulamaya yönelik interaktif ortamda bilgi paylaşımı imkanı sunuyor...

14 Mart 2010 Pazar

Aynasızlar...


Söz sahibi olmak ... Kendini yönetmek
Farkında olmak ... Değişmek
Fikrini beyan etmek ... Kendini savunmak
Ne istediğini anlamak ... Neler yaptığını farketmek
En iyi yaptıkların ... En sevdiklerin
İyimserlik ... Cesaret
Seçimler ... Sorumluluk
Güç ... Denge
.
.
Platon'a göre,görüntülerin arkasındaki gerçeklik tek bir biçimden türemiştir.Görüntüler biçimlerin gölgesidir...

24 Şubat 2010 Çarşamba

Deliliğe Övgü ...



Bir gün arkama dönüp baktığımda şunu söylemek isterim...yaşadım...hayata sırtımı dönmedim ve mutlu oldum.
.
.
An'da zevk almayı öğrenmek:Zihni denetleyebilmek,gerçek anlamda olup biten her şeyin neşe kaynağı olabilmesi demektir.
.
Her ne yaparsa yapsın,başına her ne gelirse gelsin uyum içindeki insan psişik enerjisini boşu boşuna kuşku, pişmanlık, suçluluk ve korku duygularına harcanmadığını bilir ve her zaman yapacak işe yarar bir şeyi vardır.
.
Kendimizi, birbirimizden ve çevremizden ayırt etmeyi nasıl öğrendiysek, şimdi de zor kazandığımız bireyselliğimizi yitirmeden, çevremizdeki tüm varlıklarla yeniden birleşmeyi öğrenmeliyiz.
.
.
Ancak,kişi ne zaman durup kendisi hakkında düşünse, gördüğü kanıtlar cesaret vericidir.
.
.
İnsan, iradesinin sınırlarını kabul ederek,evrende hükmedici değil işbirlikçi bir yol üstlendiğinde –sonunda- evine dönen bir sürgün gibi rahatlayacağız...

Derya AKKAYA

22 Şubat 2010 Pazartesi

'’Kazanan Kişi’’ olarak hissetmeyi hatırlıyor musunuz?…


...yaşamı değiştiren cevaplar değil sorulardır ... var olanlara bakıp niçin demek yerine, neden olmasın diye sormayı deneyin...
Ne istiyorsunuz? .Kendinize hayatta ne istediğinizi sorun...

Hayatın amacı rüyaları gerçekleştirmek midir?
.
.
.
Kazanan kişi olarak hissetmeyi unutanlar rüyalarını silen, gündelik hayatın kaygı ve koşuşturması içinde kendi kaderini belirleme iradesini kaybedenlerdir.Yaşamlarında sahip olmak istediklerine ulaşamamalarını şansızlığa, başkaları için mecbur olduklarını söyledikleri koşullara bağlarlar.

Hayatınız yeni,istikrarlı ve inandığınız bir karar aldığınız 'an' da değişmeye başlar...İnsan iradesine karşı hiç bir şey direnemez...Gerçek kararlar ; rüyaları gerçeğe dönüştüren aracılardır.
.
Kendinizin sergilediğinizden çok daha büyük bir güce sahip olduğuna karar vereceğiniz gün neden bugün değil?
Hayatınızı ruhunuzun kalitesi ile eş seviyeye getirmek için karar vereceğiniz gün neden bu gün olmasın?
Sıkıntılı anlarımızda ‘’bir gün gelecek bugünlerimize güleceğiz ne boş üzüntülermiş diyeceğiz ‘’ şeklinde konuşmalar yapmışızdır mutlaka …Neden o -bir günü- beklemek zorundayız... neden o -bir gün- bugün değil …
.
Tüm yaratma eylemleri ile ilgili tek bir gerçek vardır.Kişi kendine inanarak karar verdiğinde kader de harekete geçmektedir…
.
Karar vermek bu kadar basit ve güçlü iken, çoğu kimse bunu niçin yapamıyor.Bunun nedeni zorluğundan değil……karar vermenin ne demek olduğu bilinmiyor…..Karar vermek yerine tercihler ifade ediliyorsa kararlar uygulanamaz.Karar vermek kendinizi diğer ihtimallerden mahrum bırakmaktır….unutmayın her seçim bir vazgeçişdir.
.
Tecrübeler başa gelen aksilikler değil, buralardan çıkarılan derslerle hayata ne katıldığıdır.Kazanmak doğru düşünmenin ürünüdür, doğru düşünmenin temeli ise ....tecrübelerdir...

Ne zaman acı veya zevk hissedersek, zihnimiz bunun nedenini ararken üç aşamadan geçirir…
Birincisi ………… -tek- bir neden var mı?
İkincisi …………….yakın zamanda bunu hissetmiş mi?
ve ….sonuncusu ..s ü r e k l i l i k…..

Hiçbir şey değişmez biz değişiriz.Değişim için bu üç kritere dikkat edin.Çünkü kararlarınızda tutarlı olmadığınız durumlar, yanlış nedenlere bağlantı kurar ve mümkün olan çözümlere giden yolları yine - kendiniz - kesmiş olursunuz.
Nereye ulaşmak istediğinize odaklanın ….korkularınıza değil.Odağınız durumu iyi mi kötü mü algıladığınızı, kendinizi mutlu mu mutsuz mu hissettiğinizi belirler...

Rüyaları geri getirmek mümkün…hatırlatayım :)
‘’Yaşamak için doğduk yaşama hazırlanmak için değil…’’
Boris Pasternak

Yaşamınızdaki öznelere dikkat edin, kazanan kişi yaşama iradesine sahip kişidir.

Sevgiler,
Derya Akkaya

neden olmasın?


AŞK hakkında yazmamak olmazdı...
.
.
Hayata dair söylenecek pek cok söz delicedir. Özellikle Aşk başlıbaşına delilik değil mi?

Günümüzde pek çok kavram gibi Aşk için söylenenler anlamını yitirmeye başladı, değersizleştirildi. Bense hala var olduğuna ,hatta mutsuzluk olmadığına inananlardanım…

Aşk ve nefreti birbirine tamamen karşıt kavramlar olarak nitelemek , birine sahip olmak için diğerini tersi gibi düşünmek bence tamamıyla yanlıştır.Acı ve mutluluk aslında birbiriyle çelişmez.Birinin sonucunun diğerinin tersi gibi görülmesinden kaynaklanır.Aşkın nefrete dönüştüğü durumlar bir kanıt sayılamaz.Aşkın karşıtı, aşkın yokluğudur…

Duygusal ayrılıklar ve birleşmeler ‘’ben’’ ve ‘’sen’’ arasında oluşur. Ne ‘ben’i ne de ‘sen’i yok etmeden varlığını sürdürebiliyorsa, aşk vardır.

Neden‘’Mutlu Aşk Yoktur’’ denilmekte, çünkü hikayeler hep birbirine kavuşamayan aşıkların hikayesidir.Leyla ile Mecnun, Romeo ve Julyet, Kerem ile Aslı, gibi…Diğer tarafta da …onlar ermiş muradına diyip biter masal, çünkü mutlu aşk anlatılmaya değer bulunmamıştır.Aslında ‘’Mutlu Aşk’’ın hikayesi yazılmamıştır.

Ve biz bunlarla büyüdüğümüz için, öğretilmiş çaresizliğimizle inanırız olmadığına…

Aşk, içten dışa yönelik bir dinamiktir.Çoğu kez, bu sürükleniş dıştan gelen bir şiddet olduğu biçiminde açıklanır.Kendiliğinde durmadan katlanarak çoğalan iç dünyamızdaki heyecan, gözü kapalı bir şekilde ısrarla varolabildiği noktaya kadar gitmeye çalışır.Aşkın, başlamış ve bitmiş olanları sıradandır.Aşkı yaşatmayı bilmek, iki kişinin kendilerine yaşama hakkı vermeleri, gösterdileri özen ve bağlılık ve en önemlisi - daha - diyebilmeleridir.

‘’Siz var olan şeyleri görür ve şöyle dersiniz: Neden?
Ama ben olmayan şeyleri hayal ederim ve derim ki : Neden olmasın?’’
Bernard Shaw

Yaşamınıza bir anlam verin...

Derya AKKAYA

Korku ve Cesaret

Bazılarımız, her şeyin zor olduğuna o kadar inanırız ki basit bir yolu olduğunu hayal bile edemeyiz.Bir türlü gelmeyen şansı bekleriz.Doğum ile ölüm arasında geçen zamanın değerini bilir ama yapmak istediklerimizi erteleriz.Yeni aldıklarımızı kullanmaz, şu gün için der, dolapta saklarız.Sevdiğimizi söylemekten çekinir karşımızdan bekleriz. Ya reddederse diye yakınlaşamayız Başımıza iyi bir şey geldiğinde bir daha olmaz kesin der, o anın sevincini yine eksik yaşarız. Farklı olursak kabul edilmeyiz korkusu ile fikirlerimizi açıklayamayız. Birisi hayalin nedir diye sorduğunda, hayalimizi söylemeye çekinir, dalga geçecek der içimizden bile söyleyemeyiz. Biz bunları kendimize niye yapıyoruz?

Çünkü…Korkuyoruz.

Gölgede ya da karanlıkta bir yerde bizi beklediğini biliyor, içimiz titrediğinde olduğumuz yere adeta mıhlanıyoruz.Kendimizi hapsettiğimiz ve güvenli alan dediğimiz yerden ömrümüz boyunca çıkmamaya razıyız, yeter ki bizi yakalamasın.Zaten dışarıda başka bir yer yok, bize verilen örnekleri bunlar Polyanna masalı der, dışarı çıkmak bir kenara dışarı bakmayız bile…

Ya Polyanna masalı demeyenler ne yapıyor?
Garanti diye bir şey olmadığını biliyorlar.
Korkuyu yok etmeye çalışmak yerine, onu kullanıyorlar
Yaşamı bekleyerek değil, yaşayarak anlayabileceklerini biliyorlar
Korkunun bir yere gitmediğini biliyorlar
Daha azına razı olmuyorlar, haklarını istiyorlar
‘’Hayır’’ demekten çekinmiyorlar
‘’Evet’’ demekten utanmıyorlar

Korkularınızla baş etmek istemez misiniz? İşte size koçluk sorularım;
Yaşamınızda nelere katlanıyorsunuz?
Onlara direndiğinizde enerjinizi boşa harcadığınız alanlar neler?
Sorunlarınızın veya sorun yaşadığınız insanların ortak noktaları neler?
İstediğiniz yaşam için oluşmasını beklediğiniz koşullar neler?

Cesaret korkunun olmaması demek değildir.Korkuya rağmen ilerlemektir.Korkunun varlığı, risk alırken akıllı davranılmasını sağlar.Korku bir an durup düşünmeyi sağlar, tehlikeyi güvenli aşmak için bir alarm vazifesi görür.
Seneca’nın sözü gibi’’ Cüret edemememizin nedeni işlerin zorluğu değil, biz cüret edemediğimiz için zor’


Kendinize inanın.
Derya Akkaya
Yaşam Koçu

Suçsuz Mutluluk…


Suçsuz Mutluluk...

Düşünmek, tanıma ve birleştirme sürecidir.Aklımız ise doğrularımızla tek yargıcımız.Düşünmek diye tanımladığımız süreci başarabilmenin tek yolu aklımızı kullanmak...
.
.
.
Mutluluk geçici olmayan, içinde ceza ve suçluluk bulundurmayan , sizi mahvetmeyen ve hayatını kendi çabası ile destekleyenlerin sahip olduğudur...
.
.
.
Mutluluk bir seçimdir tıpkı düşünmek gibi….
.
Korkularınızı büyütürseniz sizi kurtaracak tek eylemden o kadar uzaklaşırsınız.O eylem ............ düşünmektir......

Bizi biz yapan değerlerimizden ;

‘’Özgüven’’ insanın kendisine duyduğu saygısının biçimidir.

‘’Dürüstlük’’ başkalarının hatırı için yapılan fedakarlık ve bir görev değildir.Dürüstlük ben olmayı ifade etmek ve kendin olma gerçeğini kabul etmektir.

‘’Gurur’’ en yüksek değerimizdir.Diğer değerlerimiz gibi hak edilmesi gerekir.

‘’Sevgi’’ bir gerçeğe cevaptır,.Kişinin değerlerinin ifadesidir.Kişiliğinizle ve karakterinizle edinebildiğiniz nitelikleriniz için size verilen en büyük ödüldür.Sevgi, kişinin başkasının değerleri karşısında duyduğu zevkin duygusal bedelidir.
.
.
.
Acı çekmek bir değer değildir.Acıya karşı verilen mücadele bir değerdir.
.
.

Yaşayabilme yeteneğinizin derecesi, kendiniz olma derecenizdir.İçinizden geldiği gibi,zannettiğiniz gibi değil olduğunuz gibi…
.
.
Bir insanın kendi sevincine,neşesine ulaşma mücadelesinden vazgeçmesi ,hayatına sahip çıkma cesaretinden yoksun olduğunu gösterir.
.
Kendinize değer verin.Bunun anlamı… sizden hakkını talep ediyormuş ve ona borçluymuşsunuz hissini yaratanların yardım taleplerini geri çevirin....
.
iyileri kötüler uğruna gözden çıkarmayın, harcamayın…

Hayatı yaşamanın peşinde olun.

Düşünmek de bir seçimdir … seçimlerimiz ise alınyazımızın ta kendisi…


Derya Akkaya